Ormandan Gelen Ses!
Beni tanıyan yakın arkadaşlar bilir, "konu ne kadar kötü olursa olsun, kutuplarda, kar, tipi, soğuk içinde geçen bir film seyretmişseniz bana adını söyleyin" derim. Soğuğun içinden gelen adam, kulübesine-araştırma merkezine girer ve kapıyı kapatır. Fırtına sesi bir anda yerini soba çıtırtısına, kahve makinesinin sesine bırakır. Bu tür filmleri hep severek izlemişimdir. Bazıları doğduğum ayın kış ayı olmasına yorar, "kış ayında doğan, kış aylarını sever" derler, bazıları da "kurt puslu havayı sever"...
Okuduğum romanlar arasında belki de en etkilendiğim, ilk okuduğum, Alaska, soğuk ırmaklar, kar fırtınaları, kurt köpeklerini barındıran, hatırlayamadığım yaşımda babamın "al bunu oku" dediği "Ormandan Gelen Ses" romanıdır. Ne zaman sahaflarda bir kitabını bulsam, bende 2-3 farklı baskısı da olsa "bu kapaklı baskısı bende yok" diyerek aldığım tek kitaptır.
135 yıl önce bugün doğan Jack London'a tüm saygımla, "Günaydın Jack!".
22 Kasım 1916'da, yani daha 40 yaşındayken intihar ettiği ya da çok ağrısı olduğundan fazla doz ağrı kesiciden öldüğü söylenir. Çocukluğu yoksulluk içinde geçti. 14 yaşında okulunu bırakarak hayata atıldı. Türlü işlere girip çıktı, Amerika içinde ve dışında uzun, maceralı yolculuklar yaptı, bu yolculuklar sırasında tüm dünya klasiklerini okuduğu söylenir. Hapis yattı. Giderek militan bir sosyalist oldu. Mecbur kalmadıkça asla fazla çalışmayı benimseyemedi. İlk kitabı "Kurt Dölü" 1900 yılında yayınlandı. 40 yaşında öldüğünde geride 50 kadar eser bıraktı. Eserlerinde yaşam kavgasını romantik bir bakışla anlatır, çoğu eserinde sert bir kapitalizm eleştirisi göze çarpar.
Açlar Ordusu, Ademden Önce, Alaska Kid, Alın Teri, Altta Kalanlar, Atalarının Tanrısı, Ateş Yakmak, Ay Vadisi (The Walley of the Moon, 1913), Beyaz Diş, Beyaz Sessizlik, Buck'ın Maceraları, Büyük Serüven, Can Yoldaşı, Cinayet Şirketi, Dehşet Ülkesi, Demir Ökçe, Demiryolu Serserileri, Deniz Kurdu, Direniş, Doğu Yakası (Uçurum İnsanları), Dönek, Düş Ülkelerine Yolculuk, Güneş Çocuğu, Halk Avcısı, İstiridye Korsanları, Japon Kıyılarında Dehşet, John Barleycorn (Alkollü Anılar - İntihar olarak da bilinir), Kaptan David Grief, Kıyametten Sonra, Kız Kar ve Kan, Kızıl Veba (The Scarlet Plague, 1912), Kurt Dölü, Martin Eden, Meksikalı Devrimci, Midas'ın Müritleri, Ormandan Gelen Ses, Seçme Öyküler, Sevgili, Jerry, Sevginin Katıksızı, Şampiyon, Tanrılar ve Köpekler, Uçurum İnsanları, Uzak Diyarlarda, Vahşetin Çağrısı (The Call of the Wild, 1903), Yanan Gün, Yanan Günışığı, Yıldızlar Korsanı, Yol.
Bu kadar Jack London okuduk bir kurt sesi duymadık diye düşünenler için de Kurt Sesleri...
Neden olduğunu bilmeksizin "Catcher in the Rye" adlı kitabı da alıyor buluyor musun kendini?
YanıtlaSilZaten bence Jack London'ı kapitalistler tuzak kurarak, öldürdü. Fazla doz bahane.
YanıtlaSil