D100 karayolunun (halk arasında E5 diye anılan) Küçükyalı-Kartal kesiminde yapılan genişletme çalışmalarından bir şekilde haberdar olmuşsunuzdur. Metrobüs mü geçecek, tramvay mı olacak derken inşaat tabelaları Kasım ayının ilk yarısında yerini aldığında bu tartışmalara da bir son vermiş oldu, yol ortadaki toprak alanın katılması ile genişletilecekti...
Yapılacak iş bariyerlerin sökülmesi, ortada bulunan toprak alanın zemin dolgusu yapmak üzere kazılıp üzerine asfalt dökülmesi olarak özetlenebilir. İleri mühendislik gerektirmeyen bu işin kısa sürede yapılması gerektiğini, daha önce yol Kozyatağı'ndan Küçükyalı'ya kadar genişletilirken neden yapılmadığını, haydi o zaman planlanmadı aradan neden bunca sene geçmesi gerektiğini düşünebilirsiniz. Siz bunları düşünürken, tabelalar ile birlikte sahaya konan 2 kepçe, 1 silindir ve birkaç adam aheste aheste işi ucundan başlatmışlardı. Bu meşhur tabelalar dikileli 1,5 ay geçti ve yaklaşık 9 km. olan yolun 1,5 km. bile olmayan kısmında çalışma devam ediyor. Çalışma olan alanın çoğu sadece kazılmış durumda, asfalt dökülmüş parçası ise hatırınız için 200 metre, siz çalışma hızını hesap edin artık. Hergün kullandığım yolda sanırım çalışma sadece göstermelik olarak trafik yoğunluğunun olduğu sabah ve akşam saatlerinde yapılıyor, bu çalışma sırasında demin bahsettiğim araçlara 2 kamyon eşlik ediyor ve elinde kırmızı bayrak sallayan bir işçi, sürekli telefonla konuşan 2 şantiye görevlisi, bazen de ölçüm cihazı ile oynayan gençten bir mühendis gruba eşlik ediyor. Arkeolojik bir keşfe daha imza atmadılarsa (!) bu hızda iş yapmalarına, yaptıkları işin zemin hazırlığı ve asfalt dökümü olduğunu düşünürsek anlam veremiyorum. Bu savımı Maltepe mevkiinde kepçesine kablo sarılı olarak 5 gün yatan iş makinası destekliyor sanırım.
Yollara geçici şeritleri bile çekmeyi ihmal etmeden, itina ile yürüyen bu işe tanıklık eden binlerce insan memleketimden bir "iş" manzarasına da tanıklık ettiğini düşünüyor mu acaba? Bu yolu kullanmayı bırakmalı, hatta hiç yollara çıkmamalıyım... Yalnız burnumun dikine bile bakarak tanık olduğum işler hayli canımı sıkıyor, benzerlerini aklıma getiriyor.
Yoldaki çalışma ile ilgilenir ve yerinizden kalkmadan izlemek isterseniz buradan Küçükyalı, buradan da Maltepe E5 karayolu trafik kameralarına ulaşabilirsiniz.
Ve soruyorum;
- İstanbul Metrosu ne aşamada?
- Marmaray ne aşamada, arkeolojik çalışmalar ne durumda?
- Seramikler, batıklar, ne zaman sergilenecek?
- Çalışmalar bitmeden üzerlerine beton mu dökülecek?
- Metrobüs ile daralan yollar dünya standartlarında mı?
- 7 tepeye 7 delik (tünel) çalışmaları ne durumda, tünellere yaklaşım yolları nereden geçecek?
- Paralel konumlanan toplu taşıma sistemleri ne kadar çözüm sunuyor?
Neden bu çalışmalarla ilgili resmi kanallardan açıklamalar bize ulaşmıyor, neden basın bu konuları haber niteliğinde görmüyor, neden tanıtım ofisleri kurulmuyor, neden gazeteler yazmıyor, neden televizyon göstermiyor, neden belgeseller çekilmiyor, çekiliyorsa neden bilmiyoruz, neden? Sakın cevaplarınız projelerin sitelerine işaret etmesin, orada görecekleriniz çok anlamlı! Biz Discovery Channel olmasa Marmaray'da işler nasıl yürüyor bilmeyecektik, illa Mega Structures'ı mı beklememiz lazım National Geographic'de?
Bilerek yaşamak umuduyla...
Yapılacak iş bariyerlerin sökülmesi, ortada bulunan toprak alanın zemin dolgusu yapmak üzere kazılıp üzerine asfalt dökülmesi olarak özetlenebilir. İleri mühendislik gerektirmeyen bu işin kısa sürede yapılması gerektiğini, daha önce yol Kozyatağı'ndan Küçükyalı'ya kadar genişletilirken neden yapılmadığını, haydi o zaman planlanmadı aradan neden bunca sene geçmesi gerektiğini düşünebilirsiniz. Siz bunları düşünürken, tabelalar ile birlikte sahaya konan 2 kepçe, 1 silindir ve birkaç adam aheste aheste işi ucundan başlatmışlardı. Bu meşhur tabelalar dikileli 1,5 ay geçti ve yaklaşık 9 km. olan yolun 1,5 km. bile olmayan kısmında çalışma devam ediyor. Çalışma olan alanın çoğu sadece kazılmış durumda, asfalt dökülmüş parçası ise hatırınız için 200 metre, siz çalışma hızını hesap edin artık. Hergün kullandığım yolda sanırım çalışma sadece göstermelik olarak trafik yoğunluğunun olduğu sabah ve akşam saatlerinde yapılıyor, bu çalışma sırasında demin bahsettiğim araçlara 2 kamyon eşlik ediyor ve elinde kırmızı bayrak sallayan bir işçi, sürekli telefonla konuşan 2 şantiye görevlisi, bazen de ölçüm cihazı ile oynayan gençten bir mühendis gruba eşlik ediyor. Arkeolojik bir keşfe daha imza atmadılarsa (!) bu hızda iş yapmalarına, yaptıkları işin zemin hazırlığı ve asfalt dökümü olduğunu düşünürsek anlam veremiyorum. Bu savımı Maltepe mevkiinde kepçesine kablo sarılı olarak 5 gün yatan iş makinası destekliyor sanırım.
Yollara geçici şeritleri bile çekmeyi ihmal etmeden, itina ile yürüyen bu işe tanıklık eden binlerce insan memleketimden bir "iş" manzarasına da tanıklık ettiğini düşünüyor mu acaba? Bu yolu kullanmayı bırakmalı, hatta hiç yollara çıkmamalıyım... Yalnız burnumun dikine bile bakarak tanık olduğum işler hayli canımı sıkıyor, benzerlerini aklıma getiriyor.
Yoldaki çalışma ile ilgilenir ve yerinizden kalkmadan izlemek isterseniz buradan Küçükyalı, buradan da Maltepe E5 karayolu trafik kameralarına ulaşabilirsiniz.
Ve soruyorum;
- İstanbul Metrosu ne aşamada?
- Marmaray ne aşamada, arkeolojik çalışmalar ne durumda?
- Seramikler, batıklar, ne zaman sergilenecek?
- Çalışmalar bitmeden üzerlerine beton mu dökülecek?
- Metrobüs ile daralan yollar dünya standartlarında mı?
- 7 tepeye 7 delik (tünel) çalışmaları ne durumda, tünellere yaklaşım yolları nereden geçecek?
- Paralel konumlanan toplu taşıma sistemleri ne kadar çözüm sunuyor?
Neden bu çalışmalarla ilgili resmi kanallardan açıklamalar bize ulaşmıyor, neden basın bu konuları haber niteliğinde görmüyor, neden tanıtım ofisleri kurulmuyor, neden gazeteler yazmıyor, neden televizyon göstermiyor, neden belgeseller çekilmiyor, çekiliyorsa neden bilmiyoruz, neden? Sakın cevaplarınız projelerin sitelerine işaret etmesin, orada görecekleriniz çok anlamlı! Biz Discovery Channel olmasa Marmaray'da işler nasıl yürüyor bilmeyecektik, illa Mega Structures'ı mı beklememiz lazım National Geographic'de?
Bilerek yaşamak umuduyla...
Hiç yorum yok: